2011 yılı, Türk futbol tarihinde önemli bir dönüm noktası olarak bilinen ve tazeliğini gün geçtikçe koruyan bir konudur. 3 Temmuz 2011 tarihinde başlatılan şike operasyonu, futbol camiası ve kamuoyunda büyük bir şok etkisi yarattı. Dönemin Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı Mehmet Ali Aydınlar, gelişmeleri yakından takip ettiklerini belirterek, “Süper Lig, planlandığı gibi 5 Ağustos’ta başlayacaktır.” açıklaması yaptı. Bu açıklamanın üzerine Galatasaray “Bu ateş üfleyerek sönmez, çözüm zamana yayılamaz”.
Fenerbahçe’nin UEFA Süper Kupa Süreci
Fenerbahçe 2011-12 UEFA Şampiyonlar Ligi gruplarına katılmak üzereyken şike iddiaları nedeniyle UEFA’nın olaya müdahale etmesine neden oldu. 25 Ağustos 2011 tarihinde yapılacak kura çekimi öncesi, UEFA’nın baş hukuk müşaviri Pierre Cornu, sürecin detaylarını incelemek için İstanbul’a gönderildi. TFF yetkilileriyle görüşmesinin ardından, Fenerbahçe’nin turnuvaya katılmasını uygun görmediğini ifade etti. Fenerbahçe’nin başkanının tutuklu olması ve kulübün şike ile suçlanması, UEFA’nın bu kararı almasına sebep oldu. TFF, UEFA’nın önerdiği şartları kabul ederek Fenerbahçe’yi 2011-12 UEFA Şampiyonlar Ligi gruplarına katılmaktan menetti. 2011-12 UEFA Şampiyonlar Ligi grup kurasına Fenerbahçe yerine 2010-11 Süper Ligi 2. bitiren Trabzonspor’u dahil etti. Bu karar için önce TFF Tahkim Kuruluna itirazda bulunan Fenerbahçe’nin itirazı reddedildi. Bu talep kuralar çekildiği, UEFA Şampiyonlar Ligi’nin kurallarına ve prestijine zarar vereceği gerekçesiyle CAS tarafından reddedildi. Fenerbahçe bunun üzerine hem UEFA’ya hem de TFF’ye karşı CAS nezdinde 45 milyon euroluk bir tazminat davası açtı. 18 Haziran 2012 tarihinde görüleceği açıklanan bu dava, daha sonra Fenerbahçe’nin bu davadan feragat etmesiyle düştü.
Trabzonspor’un Şampiyonlar Ligi’ne Alınması
UEFA, Fenerbahçe’nin yerine 2010-11 Süper Lig’de ikinci olan Trabzonspor’u 2011-12 UEFA Şampiyonlar Ligi grup kura çekimine dahil etti. Türk futbolunun uluslararası arenada bir başka Türk takımını temsil etmesi açısından önemli bir karar olarak gördüğünü belirtti. UEFA, TFF’ye bu hızlı ve cesur kararından ötürü teşekkür etti.
PFDK’nın Kararı ve Sonrası
Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu, 6 Mayıs 2012 tarihinde yaptığı açıklamada, 16 Süper Lig kulübüne herhangi bir ceza vermedi, ancak 55 kişiden 10’una ceza verdi. Eski Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, Galatasaray ve Fenerbahçe yönetimine yönelik eleştirilerde bulunarak, bu süreçte yaşananların Türk futbolunu derinden etkilediğini vurguladı.

Galatasaray‘da Şike Skandalı
Galatasaray, şike davasının Türk sporunun önemli bir parçası olduğunu belirterek adaletin sağlanması için mücadele ettiklerini açıkladı. Kulübün yöneticisi Adnan Öztürk, Türk futbolunun yönetim biçiminin şike olaylarına zemin hazırladığını vurgulayarak, bu durumun üstesinden gelinmesi gerektiğini ifade etti.
2010-2011 Sezonu: Şike İddiaları
2010-2011 sezonunda Galatasaray, Süper Lig’de şüpheli bir performans sergilemiş ve sezonu 2. sırada tamamlamıştır.
Öne çıkan bazı şüpheli maçlar:
- Galatasaray – Ankaragücü (1-0): Galatasaray’ın ligin sonlarına yaklaşırken aldığı kritik galibiyetlerden biriydi. Maçın hakemi, bazı tartışmalı kararlarıyla dikkat çekmişti. Özellikle Ankaragücü’nün etkili ataklarını kısıtlayan kararlar, şike iddialarını tetikledi.
- Galatasaray – Beşiktaş (0-0): Derbi mücadelesi, her iki takım için de büyük önem taşıyordu. Maçın sonucu, şampiyonluk yarışını etkileyen faktörlerden biriydi. Ancak, hakem hataları ve şüpheli kararlar, maçı izleyenler arasında tartışmalara yol açtı.
- Galatasaray – Trabzonspor (2-1): Galatasaray’ın almış olduğu galibiyet, Trabzonspor’un şampiyonluk umudunu sarstı. Maçta verilen kararlar, hakem yönetimi açısından eleştirilere maruz kaldı.
Dönemin TFF Yönetimi ve Davanın Seyri
2011 yılında, Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı Mehmet Ali Aydınlar, şike davalarının sportif yargılamasının yapılacağını açıkladı. Ancak, 15 Ağustos 2011 tarihinde, soruşturmada gizlilik kararı olduğundan dolayı TFF, delil toplayamadığını ve savunma alamayacağını bildirdi. Bu durum, Galatasaray kulübünün adının geçtiği şike davalarının sonucunu belirsizleştirdi.
Galatasaray’ın Kamuoyuna Tepkisi
Galatasaray, çoğu zaman kamuoyunda şike iddialarına karşı cevap vermiştir. Kulüp, 2011 yılı itibarıyla yapılan basın açıklamalarında, “adaletli ve ahlaklı spor” anlayışını benimseyerek, şikenin Türk futboluna verdiği zararlara dikkat çekmiştir. 2012 yılında yapılan bir panelde, Galatasaray yöneticileri, Türk futbolundaki şikenin sistemsel bir sorun olduğunu ve bu sorunun çözülmesi için birlikte hareket edilmesi gerektiğini vurgulamıştır.
Tarihi Süreçteki Tartışmalı Sezonlar
- 1992-1993 Sezonu:
Galatasaray’ın şampiyonluğu sırasında yaşanan olaylar, nüfuz iddialarını gündeme getirdi.
Bu sezonda, bazı maçların arkasında belirgin şüpheler ve tartışmalar ortaya çıktı.
- Galatasaray-Ankaragücü (1992-1993 Sezonu):
Galatasaray, Ankaragücü ile oynadığı son maçta 8-0 galip gelerek şampiyon oldu.
Maçta kaleci Rade Zalad’ın 45 dakikada 5 gol yemesi, takım arkadaşlarının tepkileri ve geçmişteki skandalları, şike iddialarını yeniden gündeme getirdi.
Her ne kadar 2011 Şike Davasında Galatasaray SK aklanmış olsa da günümüzde hala en şüpheli kulüp konumundadır. Şike Davası sonucunda Fenerbahçe SK aldığı 19 maçta PFDK sevk edilmişken aynı soruşmadan Galatasaray SK’nin 2 maçtan sevk edilip herhangi bir ceza almaması şüpheleri üzerine çekti.








Yorum bırakın