Gece yarısı, her şey yolunda, göz kapaklarınız ağırlaşmaya başlamış… Ve işte o an! O minik kanatlı terörist kulağınızın hemen dibinde: “vızzz…” Bu ses, bir sivrisineğin size olan “sevgisinin” göstergesi. Ama durun bir dakika! Bu vızıltı sadece bir sivrisineğin sinir bozucu huyu mudur yoksa insana özgü bir tarafı var mıdır?
Sivrisinekler, hayatımızın hiç bitmeyen minik sorunlarının bir temsili olabilir. Hani şu bir türlü kapanmayan e-postalar, çalan telefonlar, ya da sürekli ertelediğiniz işler gibi. Bu vızıltı, belki de hayatın size şunu hatırlatma şekli: “Hayatını yoluna koymaya çalışırken, her zaman bir şeyler seni rahatsız edecek.” Sivrisinekler bu konuda pek yaratıcı, sürekli kulağınızda dolanarak size “Hayatta huzuru bulmak zordur” mesajını verirken, aslında kendileri huzuru bozan o şey oluyorlar!
İletişim Tarzımız
Sivrisineklerin kulağımızda vızıldamaları aslında onların bize verdiği küçük bir ders niteliğinde olabilir. Düşünsenize, bir şey anlatırken sürekli karşınızdakinin sinirini bozan bir insana ne kadar tahammül edersiniz? Belki de sivrisinekler, bize iletişimin iki ucu keskin bir kılıç olduğunu hatırlatıyordur. Vızıltılarıyla, “Bak, fazla ısrarcı olursan böyle sinir bozucu olursun!” demek istiyorlar.
Bir dahaki sefere kulağınızda o meşhur “vızzz” sesini duyduğunuzda, sinirlenmek yerine, belki de bu küçük yaratıkların hayatın ironik mizah anlayışını size hatırlattığını düşünün. Hem kim bilir, belki de onlardan öğrenecek daha çok şeyimiz vardır… Ya da en azından, bu vızıltıları susturmanın yollarını öğrenmek zorundayız!








Yorum bırakın